ANASAYFA
 
Evrende Zeki Hayat
Ufo Nedir?
Tarihçe
Etkinlikleri
Nato ve DDV
1947 Roswell
Temaslar
51. Bölge
Bilimsel Kanıtlar
Basında UFO
UFO Resimleri
Resim Kategorileri
UFO Gözlem Formu
UFO Filmler
Bize Ulaşın
Site Haritası
Diğer UFO Kazaları
Türkiye UFO Raporu
 
 
 
 

- EVRENDE ZEKİ HAYAT'A BİLİMSEL KANITLAR -

NASA, Ağustos 1989'da insansız uzay aracı Voyager 2'yle Neptün gezegenin yanından geçti ve dünyaya resimler ve çeşitli veriler yolladı. Bu araç dünyaya ışık hızında bile varması 4 saat süren darbe sesleri yolladı. Bu darbeler dünya üzerinde NASA'nın uzay ağını oluşturan radyoteleskopları aracılığıyla yakalandı ve sonra zayıf sinyaller Pasadena / California'da bulunan NASA'nın Jet İtki Laboratuarının gelişmiş tesislerinde elektronik sihirbazlık yoluyla fotograflara, tablolara ve diğer veri biçimlerine çevrildi.

                          

Neptün ziyaretinden 12 yıl önce Ağustos 1977'de fırlatılan Voyager 2 ve refakatçisi Voyager 1'in aslında sadece Jüpitere ve Satürn'e ulaşması ve daha önce Pioneer 10 ve Pioneer 11 adlı insansız uzay araçları tarafından bu iki dev gazımsı gezegen hakkında elde edilen verileri artırması niyetleniyordu. Ama kayda değer bir deha ve beceri ile JPL bilimcileri ve teknisyenleri, dış gezegenlerin nadir bir şekilde hizaya girmesinden faydalanarak ve bu gezegenlerin yerçekimi güçlerini "sapan" gibi kullanarak Voyager 2'yi ilk önce Satürn'den Uranüs'e sonra da Uranüs'ten Neptün'e fırlatmayı başardılar.

Voyager 2 den gelen elektronik sinyaller Helyum, hidrojen ve metan gazlarından oluşan bir atmosferin kucakladığı, dünyanın kasırgalarını küçücük kılan, burgaçlı, yüksek şiddette rüzgarların süpürdüğü güzel bir mavi-yeşil renge sahip, turkuaz bir gezegeni açığa çıkardılar. Beklendiği gibi atmosfer ve yüzey ısıları donma noktasının altındaydı ama Neptün'ün, beklenmedik biçimde, gezegen içinden çıkan bir ısı yaydığı bulundu. Neptün'ün bir gaz devi olduğu yolundaki daha önceki fikirlerin aksine gezegenin, JPL bilimcilerinin kelimeleriyle, üstünde "su buzundan oluşan yarı erimiş bir karışım"ın yüzdüğü kayalık bir çekirdeğe sahip olduğu, Voyager 2 tarafından belirlendi. Neptün'ün 8 uydusu olduğu saptandı. Ve bu uyduların en büyüğüne Triton adı verildi. Triton'un yapısı da Neptün gezegenine benziyordu. Yakın plan resimleri çok garip bir türden volkanik aktivite olduğunu önermekteydi. Gök cisminin aktif, sıcak iç kısmının dışarıya püskürten erimiş lavlar değil, sulu buz fıskiyeleri olduğu ortaya çıktı. Hazırlık aşamasındaki değerlendirmeler Triton'un geçmişinde yüzeyde akan sular olduğunu, hatta jeolojik ölçeğe göre nispeten yakın zamana kadar yüzeyde göller bile olduğunu belirtmekteydi.

                          

NASA, Voyager 2 uydusu aracılığıyla Uranüs'ün de gazlarla değil sularla kaplı olduğunu ve yüzeyinde sadece bir donmuş su katmanı değil, bir su okyanusu olduğunu ortaya çıkardı. Daha sonra Voyager 2, Uranüs'ün aylarının da kayadan ve sıradan su buzundan oluştuğunu bulmuştu.

NASA, 1974 / 1975'te uzaya gönderilen Mariner 10 adlı insansız uzay aracının dünyaya gönderdiği fotoğraflarda Marsın yüzeyinin su buharıyla kaplı olduğunu gösterdi. Aralık1978'den sonra Pioneer-Venus 1 ve 2 adlı iki insansız uzay aracı tarafından Venüsün uzun süre incelenmesiyle elde edilen veriler, bulguları analiz eden bilimcilerden oluşan ekipleri, Venüs'ün "bir zamanlar en azından ortalama 10 metre derinliğinde suyla kaplı olabileceği" konusunda ikna etmiştir. Venüs, diye sonuca vardılar. Bugün buhar halinde sahip olduğu suyun en azından 100 katına, bir zamanlar su olarak sahipti." Ardından gelen çalışmalar bu kadim suyun bir bölümünün sülfürik asit bulutlarını oluşturmakta kullanıldığının, bir kısmının da gezegenin kayalık yüzeyini okside etmek üzere oksijeninden vazgeçtiğini önermekteydi.

NASA, Viking 2 insansız uzay aracını gönderdi. Viking 2'nin yüzeye konan aracı, durduğu yerdeki zeminde don olduğunu bildirmişti. Don tabakasının su, su buzu ve donmuş karbondioksit (kuru buz) içerdiği bulunmuştur. Mars'ın kutuplarındaki buz tabakalarının su buzu ya da kuru buz içerip içermediği tartışması NASA'nın JPL bilimcilerinin Pasadena'daki (Caltech) California Teknoloji Enstitüsünde Ocak 1979'da düzenlenen 2. Uluslar arası Mars toplantısında güney kutbu değil ama "kuzey kutbu su buzu içermektedir" diye açıklama yapmalarıyla sonuca bağlandı. Dünyamızdan 800 kat daha büyük olan Satürn'ün yüzeyine henüz nüfuz edilemedi. Pioneer 11 1979'da Satürn'ün halkalarının ve Aylarının büyük ölçüde olmasa bile, su buzundan ve hatta belki de sıvı sudan oluştuğunu ortaya çıkartmıştır. Jüpiter, Pioneer 10 - Pioneer 11 ve Voyager tarafından incelendi. Sonuçlar Satürndekilerden pek farklı değildir. Gaz devi gezegenin çok büyük miktarlarda radyasyon ve ısı yaydığı ve şiddetli fırtınalara tabi olan kalın bir atmosferle sarmalandığı bulundu. Ancak bu nüfuz edilemez örtünün, esasen hidrojen, helyum, metan, amonyak, su buharı ve muhtemelen su damlacıklarından oluştuğu bulundu, bilim adamları, bu kalın atmosferin daha da aşağılarında bir yerlerde sıvı suyun olduğu sonucuna vardılar. Jüpiterin aylarının da su buharı ve su damlacıkları ile kaplı olduğu sonucuna vardılar. Özellikle Io, Europa, Ganymede ve Callisto uyduları.

 
1