- NATO VE DÜNYA DIŞI VARLIKLAR -
Adı: Robert O. Dean, emekli kıdemli başçavuş.
İddiası: 60'lı yılların başlarında NATO, UFO'ların gerçek olduklarını, dünya dışı kaynaklı olduklarını ve dünyayı ziyaret ettiklerini belirten gizli bir rapor yayınladı. Bu olağanüstü raporun o zaman fransada Paris'in hemen dışında Avrupa müttefik Kuvvetler Karargahı (SHAPE) tarafından yayınlandığı söyleniyordu.
Özgeçmişi: Şeref madalyası sahibi eski bin subay olan Dean, gerek Kore gerekse Vietnam da cephe hizmetinde bulunmuştu. 1963 yılında Müttefik Kuvvetler Karargahı'nın Harekat Merkezi'ne atandığında Karargahın, o zamanki Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı General Lyman Lemnitzer başkanlığındaki savaş odasında, 30,5 cm kalınlığındaki UFO raporunu okumuş olduğunu iddia ediyor.
Hikayesi: SHAPE en seçkin görev yerlerinden biriydi. Orada çalışmak için lekesiz bir sicile sahip olmak gerekiyordu. Büyük bir hevesle başvuruda bulunmuş ve seçilmiştim. Bir çok güvenlik testinden geçtim ve NATO'nun en üst düzeydeki kleransı olan Kozmik Gizlilik Derecesi kleransını alarak, SHOC adıyla da bilinen NATO Karargahı'nın Harekat Merkezi'ne tayin edildim. O günlerde faaliyetlerin yoğunluğu çok değişkendi ve çoğunlukla Sovyetler'in harekat tarzlarına bağlıydı.
Bende en çok merak uyandıran şey, sürekli olarak Orta Avrupa üzerinde görülen büyük, metal ve yuvarlak cisimlerle başımızın dertte oluşuydu. Pilotlarımız tarafından görsel bir fenomen oldukları rapor edilen bu cisimler radarda görünüyorlardı. Bazıları belirli bir şekil oluşturarak uçuyorlardı ve Sovyetler Birliği üzerinden gelip Doğu Almanya, Batı Almanya'ya ve Fransa'ya geçerek
İngiliz kanalı üzerinde bir daire çiziyorlar, kuzeye yönelip Norveç Denizi üzerinde NATO radarlarından siliniyorlardı. Cisimler çok büyüktüler. O zamanlar bizim asla ulaşamayacağımız bir irtifa ve hızda uçuyorlardı ve bir zeka kontrolü altında oldukları açıkça belliydi.
Bu olayın bir süreden beri devam ettiği ve 1961 yılının Şubat ayında da büyük bir paniğe yol açmış olduğunu söylediler. Belli bir düzende ve 30.479m irtifada seyreden 50 adet cisim Sovyetler Birliği'nden Avrupa'ya doğru uçarken radarda belirmişlerdi.
Sovyetler bütün sınırlarını kapatmıştı. Herkes kırmızı alarma geçmişti. Kıyamet kopmak üzereydi. Gerçekten de savaşın başladığını düşünmeye başlamıştık. Uçaklarımız havalandı. Rusların da uçaklarını kaldırdıklarını buluyorduk. Büyük bir şans eseri ve Tanrı'nın lütfu ile ne biz ne Ruslar bombardımana başlamamıştık. 9 dakika sonra cisimler gitmişlerdi.
Bana, o zamanki Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutan Yardımcısı Thomas Pike'tan, Londra ve Washington'un sürekli olarak bilgi istediğini fakat hiçbir bilginin ulaşmadığını söylediler. Daha sonra, Paris'deki Columbine-Topaz casus şebekesinin araya girip haberleşmeyi keserek her şeyi çoğunlukla istihbaratı bizden daha önce olan KGB'ye aktardığını ortaya çıkardık.
Bunun üzerine Pike'nin, bu cisimlerin askeri bir tehdit olup olmadıklarını belirlemek üzere bir iç çalışma yürütmeyi kararlaştırdığını öğrendim. Bu arada UFO konusu Doğu ile Batı arasında- bana hep ilginç ve ironik gelen gerçek bir iletişim gerçekleştirmişti. O zamana kadar bunların Rus uçakları olmadıklarına kesin kanaat getirmiştik. Aynı şekilde Ruslar da bu cisimlerin bizim uçaklarımız olmadığını düşünüyorlardı. Böylece onlarla ortak bir noktada birleştik ve SHOC ile Varşova Paktı'nın karargah Komutanlığı ile doğrudan telefon hattı kuruldu. Elbette ki bunun bir oyun olması her zaman ihtimal dahilindeydi.
Bu yüzden Rusların samimi olup olmadıklarının araştırılmasını destekledik. Fakat tepeden tırnağa silahlanmış durumda olmamız ve 3. Dünya savaşının kapıyı çalmakta oluşu nedeniyle bu mantıklı bir adımdı. Bu fikir, Küba füze krizinin ardından ilk defa Amerika Devletleri Başkanı ile Sovyet lideri arasında doğrudan bir telefon bağlantısının kurulmasına yol açıyordu. |