|
Bu gözlemlerin Ülkelere göre Dağılımı:
-KUZEY AMERİKA-
USA: 33.233 - CANADA: 2636
-AVRUPA-
İNGİLTERE: 5792 - ALMANYA: 1297 - AVUSTURYA: 513 - BELÇİKA: 612 - DANİMARKA: 233 - FRANSA: 2721 - İTALYA: 584 - HOLLANDA: 581 - İSPANYA: 596 - İSVEÇ: 421 - İSVİÇRE: 506
-ASYA-
JAPONYA: 621 - ÇİN:19 - HİNDİSTAN: 63 - İRAN: 59 - İSRAİL: 25 - KORE: 84 - SUUDİ ARABİSTAN: 12 - TÜRKİYE: 68 - ÇEKOSLOVAKYA: 466
-DİĞER ÜLKELER-
AVUSTRALYA: 1683 - YENİ ZELANDA: 729 - COSTARİKA: 9 - MEKSİKA: 367 - PORTO RİCO: 278 - ARJANTİN: 1403 - BREZİLYA: 1168 - URUGUAY: 238 - VENEZUELA: 283 - GÜNEY AFRİKA: 360
Esasında Ufo'ların bizlere görünmemesi bizlerin hayrına olan bir husustur. Bizim ülkemizde bile küçücük bir siyasi değişim, ekonomik değişime sebep oluyor. Bütün borsalar alt üst oluyor. Dövizler alt üst oluyor insanlar paniğe kapılıyorlar küçücük bir olay, mesela bir başbakan gidecek yerine yeni bir başbakan gelecek diye oluşan siyasi bir çalkantı bile bütün işimizi alt üst ediyor, bütün düzenimizi bozuyor, düşüncelerimiz alt üst oluyor. Demek ki, doğrudan doğruya temasa henüz hazır olmayan bir insan kitlesi bakımından, hem manen yani mantal (zihinsel) bakımından hazır olmayan hem de maddeten aynı bizim bugün çektiğimiz sıkıntılar gibi hani Avrupa Birliği'ne gireceğimiz gibi acaba yapabilir miyiz, yapamaz mıyız diye düşünüyoruz. Halbuki daha ortada somut bir şey yok daha şimdiden bunun sancılarını çekiyoruz. Hele evrende canlı hayata size somut bir şekilde avcunuzun içine koyacak bir durumla karşılaşırsanız bunun çok yan tesirleri olur. Ekonomik, toplumsal, dinsel, askeri, kültürel ve bilimsel bakımdan çok büyük tesirleri olur. Bir defa ekonomik olarak onların getirmiş oldukları, bu çok ileri teknoloji, bizim kömüre ve petrole dayalı olan bütün sanayimizi alt üst eder. Yani onların enerji üreten sistemlerini kullandığımız zaman, bizim kömür sanayimiz, bizim petrol sanayimiz havaya gider. Buna dayalı bütün sistemler çöker. Toplumsal olarak da büyük bir otorite sarsıntısı içine gireriz. Kim daha büyük, kim daha güçlü, hakiki işin sahibi kim. Amerikada bunların tecrübeleri yapılmış ve çok büyük panikler yaşandığı görülmüştür. İnsanlar birbirine girmiştir. Bunun bir örneği de; Orson Welles'in bir radyo programında birdenbire Marslılar gezegenimizi istila ediyorlar demesinin ardından bütün Amerika çok büyük bir panik yaşamıştır. Her şey birdenbire alt üst olmuştur. Çok büyük sarsıntılar meydana gelmiştir. Büyük uyumsuzluklar oluşmuştur. Bu yüzden daima hem siyasi, hem askeri, hem de bilim otoriteleri bunları mümkün olduğu kadar insanların yavaş yavaş uyum sağlayabilecekleri derecede bilgileri vermeye başladılar. Bu metot hala izleniyor ama artık eskisi gibi değil, biraz daha insanların daha normal biçimde karşılayacakları biçimde veriliyor. Bizim ülkemizdeki UFO araştırmalarına çekilen perde sistemi yani örtbas, Amerika'da Jimmy Carter'ın 1974 yılında çıkardığı (FOIA) Haber Edinme Özgürlüğü Yasası sayesinde terkedildi. Bizler hala onların terkettiği demode örtbas sistemini kullanıyoruz.
USO NEDİR = (Unidentified Swimming Object - Tanımlanamayan Yüzen Nesne)
Bu araçlar, UFO'larda olduğu gibi uzayda değil, okyanusun içerisinde hareket ettikleri için UFO'lardan farklıdır. Ama her ikisinin ortak özelliği de USO'lar da sudan çıktıktan sonra tekrar uzayda yolculuklarına devam ederler. USO gözlemlerinin geçmişi 1800'lere kadar uzanmaktadır. 1800'lü yılların ortalarında sıklıkla görülmeye başlayan USO'lar, 1845'teTürkiye'de Antalya açıklarında, 1875'te Meksika açıklarında, 1879-1890'da Basra Körfezi'nde, 1891'de Çin Denizi'nde ortaya çıkmışlardır.
20. yüzyılda UFO gözlemlerine ilişkin raporlarının artmasıyla birlikte, denizlerdeki esrarengiz cisimlere dair gözlemler de artmıştır. 30 Haziran 1967'de bir Arjantin gemisi olan Naviero'da bulunan bir grup insan, denizde silindir biçimli bir cismin yüzdüğünü fark ettiler. Yaklaşık 33 metre uzunluğundaki bu cisim mavi-beyaz bir ışık saçıyordu. Cismin hiçbir ses çıkarmaması ve suda hızla yol almasına rağmen dalga yaratmaması gözlemcileri şaşkına çevirmişti. İnsanlar bu esrarengiz deniz aracını seyrederken, araç birdenbire rotasını Naviero'ya doğru çevirdi, hızlandı ve gemiyle çarpışmasına ramak kala suya dalarak gözden kayboldu.
Peki USO'lar sadece okyanusta mı görülmektedir? Hayır, nehirlerde hatta göllerde gözlemlenen bu tür esrarengiz cisimlere dair pek çok rapor bulunmaktadır. 30 Nisan 1976'da tanımlanamayan bir cisim, İsveç'deki donmuş Siljan nehrinin buzlarını büyük bir güçle kırarak su üstüne çıkmıştır. Buzun kalınlığı 20 cm olmasına rağmen, tanıklar cismin ancak 9 metre uzunluğunda olduğunu bildirmişlerdir. Söz konusu USO, suyun dibinden gelmiş; buz tutmuş yüzeye doğru ortalama 100 km/s hızla yaklaşarak buzu kırmış ve buz üzerinde yaklaşık 800 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğinde bir kanal açmıştır. Bu cisim, daha sonra hiçbir hasara uğramadan su yüzüne çıkmış ve gökyüzüne doğru hızla havalanmıştır.
USO'lar özellikle Arjantin Sahilleri'nde görünüyorlar. Bu iş Arjantin de o kadar çok bariz hale gelmiştir ki, hatta Arjantin Hükümeti, Denizde'ki belirli alanları işaretlemişlerdir ve kendi gemilerinin, işaretledikleri o alanlara gitmesini yasaklamıştır.
|
|